Sevgilim ile birlikte ilk swing deneyimimizi yaşamak üzere internette araştırmaya giriştik. Sene 2004. Duyguları tariflemek çok zor. 'Neden' yok, neden olmasın vardı.
Bir siteye üye olduk. Yazışıyoruz falan milletle, nasıl internetin ilk zamanlarında siber muhabbetlerde sanal (belki de gerçekle hiç alakası olmayan yapay) şahsiyetler ile konuşmaya başladık. Kamera mamera derken, uzatmayayım sahtekarları da gördük, öküz erkekleri de. Ama uzun uğraşlar sonunda bize uygun birilerini bulduuuuk. Hadi bakalım. Akşamları cam açık sohbet yapıyoruz, kafalar süper uyuyor. Uzaktan uzaktan eğleniyoruz. Karşımızdaki çiftin dişisi de çok güzel bir kadın, her akşam sohbetteyiz, kesinlikle arzuluyorum onu. Fanteziyi gerçeğe geçirmenin zamanı geldi diye düşündük. Güven oluşmuştu ne de olsa.
Biz güzel bir program yaptık, başka bir şehirde yaşayan dostlarımızı istanbul'a davet ettik. Biz acemiyiz ama, onlar epey deneyimlilerdi. İnsan yabancı olduğu durumlara karşı bir çekince ile yaklaşıyor ilk başta. Neticede karşındakine uygunsuz şekilde davranmak istemiyorsun, ama içinden şeytan koy dizginleri bırak diyor, yapamıyorsun. İnanılmaz bir gece oldu.
Benim şansıma, birlikte olduğumuz çiftin erkeği yaşça benden büyük, hayat deneyimi geniş, harika bir insandı. Benim anlık zihinsel tıkanışımı farkedip, çözücü şeyler söyledi ve uyguladı. Dolayısıyla ben de rahatladım. Tam olarak rahatlayamasam da en azından serbest hareket edebildim. Ah o süperego yok mu...
Tüm deneyimin neticesinde, ben birlikte olduğum iki harika kadın ile yaşadığım deneyimden aldığım haza eşdeğer (belki de daha fazla) bir haz aldım bana bahşedilen özgürlükten, özenli yaklaşımdan biliyor musunuz? Bir erkek bunu sağlamıştı hem de. Aklı ile. Seçimleri ile. Hayatın bize empoze ettiği her tür kalıp ve dayatmayı sıyırıp atabildim o an.
Daha sonrasında (açıldık ya biz) başka çiftlerle de olduk ama hala o ilk deneyimimizi unutamam, aynı kalitede insanlara da rastlamadık zaten. Neden sonra bu tür fantastik cinsel münasebetlerde ayrı bir özellik, fazladan birşey, manevi bir üstünlük arar oldum. İyi mi kötü mü bilemiyorum. Belki de iyi bir tatlının olması gereken kıvamını bilmek gibi birşeydir bu.
En azından, ağabeyimin çekirgesi olarak öğretiyi devam ettirmeye çalışıyorum :)
Kimseye sevişmekten zarar gelmez! Sevişin, seviştirin!
Submission 'nin Hikayesi Yazar: Submission
